Peygamber Efendimiz İle İlgili Güzel Sözler

2_peygamberefendimizilelg.jpg (400×300)

Bu dünyaya gelen en büyük insan Hz. Muhammed (s.a.v)’tir. Yüceh Allah onu alemlere rahmet olsun diye göndermiştir. Zaten sadece müslümanlar için değil, tüm dünya açısından Peygamber Efendimiz tüm zamanların en etkili kişisidir. Bugün dünyada 1.5 milyar müslüman yaşıyorsa, bu Hz. Muhammed’in başarısıdır. Hal böyle olunca yerli ve yabancı ünlüler Peygamber Efendimiz ile ilgili güzel sözler söylemişlerdir. Bu sayfada hem peygamberimizi öven bu güzel sözlere, hem de Peygamber Efendimiz’in en güzel özlü sözlerine yer veriyoruz.


 

Talihiniz gözleriniz kadar berrak, kaderiniz bakışınız kadar güzel, umudunuz yarın kadar yakın, yarınınız aşkınız kadar mutlu, aşkınız Miraç kadar mukaddes, dualarınız istediğiniz gibi makbul olsun.

Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik. (Enbiya Suresi 107)

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v), saçtığı nur ve kitabımız Kur’an-ı Kerim’in muhteşem ve evrensel mesajları ile karanlıkları dağıtmış, insanlığın yeniden kendini ve Yaradan’ını bulmasını sağlamıştır.

Gel ey Muhammed bahardır, dualar ardında saklı, aminlerimiz vardır. Hacdan döner gibi, Miractan iner gibi gel gel. Bekliyoruz yıllardır.

Günler bize dostların güzelliği ile, geceler onların duaları ile mübarek oluyor. Umudumuz dostların hediyesi, duamız sizlerin sevgisi.

Teşrifinle müşerref eyle şu garibi, her açan gülde seni gören muzdaribi. Ey ümmetinin eşsiz şefaat sahibi,gel sevindir, bak Yakub’a döndü gözlerim.

Şeref edep iledir, soy ile değil.
Hz. Muhammed (s.a.v)

Ey Mekke! Güzelliklerinle gizledin, durdun. Doğumunu bekledin bu kutlu Rasül’ün. Sonsuz Selam, salat sana canım Peygamberim.

O’na uyunuz, O’nu örnek alınız ki O sizde her gün yeniden doğsun. Yüreğinizi verin ki ona yarın orada sizinle olsun. Bu duyguyla doğum günümüz kutlu olsun.

Yâ Rasûlallah, Eğer Sen, gelmeseydin âleme, güller açmaz, bülbül ötmez. Mechûl esmâ Âdem’e varlığın mânâsı kalmaz, garkolurda mâteme!

En Sevgiliye,Sin ey nur, içimize sin. Sensin bize O’ndan esin. Hiç şüphe yok teksin kesin. En sevgilisi herkesin.

Yarabbim ne olur affet bizi. Peygamber efendimizin yüzü suyu hürmetine affet. Bu aciz kullarını ne olur yolunda ayırma, ayırma ki sana kavuşalım. Senin sevginden ver bize ver ki senin sevginle her şeyi unutup, sadece senin için yaşayalım. Affet bizi Allahım.

Sözlerin en güzeliyle övüldün, ben seni nasıl öveyim Allah’ın sevgilisisin. Kimim ki seni öylesi seveyim?

Ey Güllerin Sultanı, alem senle övüldü, biz seninle hep güldük. On dört asırdır daim, sensizliğe sürüldük. Sana salat ve selam gönlümüz senle dolsun. Bizleri sana ümmet yapana hamdlar olsun Efendimiz.

Teşrifinle müşerref eyle şu garibi. Her açan gülde seni gören muzdaribi. Ey ümmetinin eşsiz şefaat sahibi, gel sevindir. Bak Yakub’a döndü gözlerim.

Hz. Peygamber (s.a.v); ‘Bana tabi olan cennete girer. Bana tabi olmayan cenneti istemiyor demektir’

Sensin ölüme hisar, bakışı hep inkisar. Sar bizi, çepeçevre sar, rahmet rüzgârı etek! (Necip Fazıl Kısakürek)

Sen, fikir kadar güzel ve tek, birden daha tek! Itrını süzmüş ezel, bal sensin, varlık petek.

peygamber-efendimizin-günümüze-ışık-tutan-sözleri_622949.jpg (640×601)

Onsekizbin aleme server olan Muhammed,
Otuzüçbin ashaba serdar olan Muhammed,
Yokluğa, yoksulluğa kanaat eden Muhammed,
Asi olan ümmete şefaat eden Muhammed.
Ya Muhammed, Muhammed,
Vessalâtu vesselam!
Ya Muhammed, Muhammed,
Vessalâtu vesselam!
Ya Muhammed, Muhammed,
Vessalâtu vesselam!
Ya Muhammed, Muhammed,
Vessalâtu vesselam!

Ümmetimin bana en yakın olanları, bana en çok Salavat getirenlerdir. ( Hadis )

Muhtaç değilsin ki kullara Resul, ümmetin sana muhtaçtır. Senin ümmetin olmak ya Muhammed, şereftir, başlarda taçtır.

Bu dünyada sana hasret yaşıyoruz Ya Rasul Allah. Bu dünyada göremedik nur yüzünü, olamadık yanında, savaşamadık ta şehit bile olamadık senin yolunda. Bu aciz ümmetini ne olur sev Ya Rasul Allah

Yarabbim ne olur affet bizi Peygamber efendimizin yüzü suyu hürmetine affet. Bu aciz kullarını ne olur yolunda ayırma, ayırma ki sana kavuşalım. Senin sevginden ver bize ver ki senin sevginle her şeyi unutup sadece senin için yaşayalım. Affet bizi Allah’ım.

Canım kurban olsun senin yoluna adı güzel, kendi güzel Muhammed. Şefâat eyle bu kemter kuluna adı güzel, kendi güzel Muhammed.

Kim canı gönülden iman eder, kalbini her türlü günah, nifak ve bozgunculuktan temiz tutar, dili ile doğru ve tatlı konuşur, endişeye düşmeden haline razı olur, doğru ve güzel huylu olursa gerçekten mutluluğa erer.

Bin damla serpilsin yüreğine, bin tatlı mutluluk dolsun günlerine. Bin bir hayalin gerçekleri bulsun, her türlü duaların kabul olsun, Miraç kandilin mübarek olsun.

İnsanlığın yozlaştığı, insanların Yaradan’ından uzaklaştığı, karanlığın hüküm sürdüğü bir dönemde, dünyamızı şereflendiren alemlere müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilen, insanların en hayırlısı Peygamberimiz Hz.Muhammed (s.a.v), karanlıkların üzerine bir nur gibi doğmuştur.

İslam’ın nurlu yüzü kalbine dolsun Makamınız cennet Hz. Muhammed komşunuz olsun Günlerinize mutluluk, gönlünüze saadet dolsun Kandiliniz mübarek olsun.

Yâ Rasûlallah, Eğer sen, gelmeseydin âleme, güller açmaz, bülbül ötmez, mechûl esmâ Âdem’e Varlığın mânâsı kalmaz, garkolurda mâtemee !

O, sadece bir istasyon durağı mesafesindeki dünya hayatı için yegâne halâskar, ahirette en büyük şefaatçimiz. O, Âlemlerin Rabbi’nin en sevgilisi, O tek kurtarıcımız. O, ‘Âyinedir bu âlem, herşey Hakk ile Kâim, Mir’atı Muhammed’den Allah görünür dâim.’ diyen âşıkların muhabbet saltanatı aynası olmuştur.

Gül sevginin tacıdır, her bahar bir gül taçlanır. O gül ki Muhammet’i hatırlatır. Onu hatırlayana gül koklatır. Gül kokulu sevgi dolu nice kandiller.

Muhammed için salavat karanlıkta bir fenerdir.

Aylardan nisandır seni anlatır. Kutlu bir doğumdur hep aydınlatır, hasretin gönlüme hüzün damlatır. İyi ki doğdun sen ey yüce Resul.

Biz senin kardeşlerim deyişini özledik efendim.

Yalvarışımı kabul eyle! Şefaat mumunu yak Ya Resûlullah! Yak ki, aciz kalemimi aradan kaldırarak o muma atılayım. Ömür ırmağımı senin saadet havuzuna akıtayım. Kutlu doğum haftanız mübarek olsun.

Bugün acıyla, zulümle ve adaletsizlikle sarsılan insanlığın içine düştüğü çıkmazın tek kurtuluşu, O nurlu ışığın tekrar karanlıkları aydınlatmasıyla mümkün olacaktır.

Bir sıkıntın olduğu zaman Rabbine dönüp ‘Benim büyük bir sıkıntım var’ deme sıkıntına dönüp ‘benim büyük bir Rabbim var’ de.

peygamber-efendimizin-günümüze-ışık-tutan-sözleri_628937.jpg (402×315)

Peygamber Efendimizi Anlatan Özlü Sözler

*Dostlarına şöyle derdi dünyada garip bir kimse ya da yolcu gibi ol

*Her zaman hüzünlü,fakat mütebessim bir haletle dururdu

*Adet üzere sarf edilen hiç bir kötü sözü ağzına almamıştı

*Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz,bağırmazdı

*Fakirlerle birlikte yerdi,öyle ki onlardan ayırtedilmezdi

*Sade kıyafetler giyer,gösterişten hoşlanmazdı

*Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmezdi

*Bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı

*Sabahları evinden çıkarken şöyle derdi:İlahi,doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan,kanmaktan ve kandırılmaktan,haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan,saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım

*Sıradan değildi.Ama sıradan insanlar gibi yaşardı…

Daima düşünceliydi

*Susması konuşmasından Uzun sürerdi

*Lüzumsuz yere konuşmazdı

*Konuştuğunda ne fazla ne eksik söz kullanırdı

*Dünya işleri için kızmazdı

*Kendi şahsı için asla öfkelenmez ve öç almazdı

*Kötü söz söylemezdi

*Affediciliği tabii idi,intikam almazdı

*Düşmanlarını affetmekle kalmaz,onlara şeref ve değer verirdi

*Kimseyle çekişmezdi

*Boş şeylerle uğraşmazdı

*Umanı umutsuzluğa düşürmezdi

*Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı

*Hiç kimseyi ne yüzüne karşı ne de arkasından kınamaz,ayıplamazdı

*Kimsenin kusurunu araştırmazdı

*Kimseye hakkında hayırlı olmayan söz söylemezdi

*Yanında en son konuşan kişiyi ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi

*Her zaman ağırbaşlıydı

*Konuşurken çevresindekileri kuşatırdı

*Kelimeleri, parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı

*Yürürken ayaklarını yerden canlıca kaldırır,iki yana sallanmazdı

*Adımlarını geniş atar,yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilirdi.

Vakar ve sükunetle rahatça yürürdü*Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi

cennetkuyusu_1273228323.jpg (413×550)

Peygamber Efendimizin Sözleri

    • Allah’tan faydalı ilim isteyin ve fayda vermeyen ilimden Allah’a sığının.
    • Kişi arkadaşının dini üzeredir. O halde sizden birisi kiminle arkadaşlık yaptığına dikkat etsin. Kişi sevdiği ile beraber(haşrolunacaktır)dir.
    • Bilgisizler içinde bir bilgili, ölüler içinde bir diridir.
    • Zenginlik, servetin çokluğuyla değildir. Gerçek zenginlik ruhun zenginliğidir.
    • Veren el alan elden hayırlıdır. Çünkü veren el, infak edici, alan el ise isteyici eldir.
    • Rüşvet veren de alan da cehennemdedir.
    • Şurası muhakkak ki, oruçlunun iftarını açtığı zaman reddedilmeyen makbul bir duası vardır.
    • İnsanları inandıklarından vazgeçirmek, onları bir şeye inandırmaktan daha zordur.
    • İnsanoğlu Allah’a karşı kurban gününde kurban kesmekten daha sevimli bir iş yapmamıştır.
    • İyilik yap ehli olana da, olmayana da, ehline isabet ederse yerini bulur. etmez ise ehli sen olursun.
    • Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz.
  • Güler yüzlülük kini giderir.
  • Ne yaparsan, onun karşılığını göreceksin.
  • İnsanlar babalarından çok zamanlarına benzerler.
  • En hayırlınız Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir.
  • Din kardeşlerine gelen belaya sevinme. Sonra Allah ona afiyet, sana bela verir.
  • İlim öğrenmek erkek kadın tüm Müslümanlara farzdır.
  • Allah, ümmetimin kalplerindeki kötü arzu ve meyilleri, söz ve fiil haline çıkarmadıkları müddetçe affeder.
  • Mümin kardeşinle münakaşa etme, onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma ve ona yerine getirmeyeceğin bir söz verme.
  • Kadere iman, Allah’ın birliği (tevhid ç.n.) inancı ile irtibatlıdır.
    • Şehidin ölüm (darbesinden) duyduğu ıstırap sizden birinin çimdikten duyduğu ıstırap kadardır.
    • En büyük düşmanın, iki kaburga kemiğinin arasında olan düşmandır.
    • Kur’an-ı Kerîm’i müslüman nesillere öğretmek, Kur’an’ın korunması konusunda onlara mes’uliyetlerini hissettirmek, ona dil uzatanlara karşı müdafaa görevini yerine getirmek, her Müslümanın vazifesidir.
    • Allah, Kitabı, Resulü, mü’minlerin yöneticileri ve tüm Müslümanlar için nasihattir.
    • İlim öğrenmek için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır.
    • İlim bir hazinedir; anahtarı sormaktır. Allah size rahmet etsin, sorun; çünkü sormakla dört kimse mükâfat alır: Soran, cevap veren, dinleyen ve onları seven.
    • Ana babalarınıza iyilik ediniz ki, çocuklarınız da size iyilikte bulunsun.
    • Bir gün birisiyle dost olduğunuzda, yarın onun bir düşman olabileceğini unutmayın.
    • Amellerin en hayırlısı sevdiğini Allah için sevmek buğzettiğine de Allah için buğzetmektir.
    • Bir anlık tefekkür, bin yıl nafile ibadetten hayırlıdır.
    • Cennete giren hiç kimse dünyaya geri dönmek istemez, yeryüzünde olan her şey orada vardır. Ancak şehit böyle değil. O, mazhar olduğu ikramlar sebebiyle yeryüzüne dönüp on kere şehit olmayı temenni eder.
  • Acı da olsa doğruyu söyleyiniz.
  • Müslüman (erkeklerden) kim, Allah yolunda, ilâ-yı kelimetullah için, devenin iki sağımı arasında geçen müddet kadar savaşacak olsa cennet kendisine vâcip olur.
  • Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir.
  • Zarar vermek ve zarara zararla karşılık vermek yoktur.
  • Cihadın en faziletlisi zalim sultan katında hakkı söylemektir.
  • Ahir zamanda pek az bulunan şey, güvenilecek kardeş ve helal yoldan kazanılan paradır.
  • Övmek ve övülmekten uzak durun. Çünkü o, kişiyi manen boğazlamaktır.
  • Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.
  • Yapılan işler niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır.
    • Biriniz elinde bir fidan olduğu sırada kıyamet kopacak olsa, onu dikmeye gücü yeterse, diksin.
    • Allah yolunda öldürülmem; bana bütün evlerde ve çadırda yaşayanların benim olmasından daha sevgilidir.
    • Cennete ne zengin cimri, ne de kaba merhametsiz girer.
    • Bilin ki, ümmetimin en kötüleri, kötülüklerinin korkusundan dolayı saygı gösterilen kimselerdir. Şerrinden korkularak saygı gösterilen kimse benden değildir.
    • Yeryüzündeki alimler, gökteki yıldızlar gibidir.
    • İslam’ın düğmeleri düğme düğme çözülecek. Her düğme çözüldükçe insanlar onu takip eden düğmeyi çözmeye teşebbüs edecekler. Bu çözülen düğmelerin ilki idari konular, sonuncusu da namazdır.
    • Her insan hata eder. Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir.
    • Cennette hiçbir ağaç yoktur ki gövdesi, altından olmasın.
    • Kim -din- kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.
    • Kalbinden tam bir sadakatle Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in de Allah’ın resûlü olduğuna şehadet eden bir kimseyi Allah, cehennem ateşine haram kılar.
    • İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.
  • Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o onlardandır.
  • Utanmak güzeldir ama kadınlarda olursa daha da güzel olur.
  • Haramın her türlüsünden çekinin.
  • Hiç unutulmayacak yüz anne yüzüdür.
  • Mülk küfr ile yaşar, zulm ile yaşamaz.
  • Müslüman, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.
  • Allah’tan başka yardımcısı bulunmayan çaresiz birine zulmedene Allah, şiddetle azap eder.
  • Kişinin dünya ve ahiretine faydası olmayan şeyleri terk etmesi, İslâm’ının güzelliğinden ileri gelir.
  • Koşarak yürümek mü’min’in değerini yok eder.

Hz. Muhammed Sözleri

Adem’in AIIah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetIe erişiImez. O mevkiye erişinceye kadar, AIIah ona hoşuna gitmeyen şeyIeri verir.

BeIa insanın diIine bağIıdır. Bir kimse bir şeyi ‘yapmam’ dedi mi, şeytan her işini bırakıp onu yaptırana kadar uğraşır.

Cenabı Hakk’ın kaza ve kaderinden sonra, ümmetinin ekserisinin öIümIeri gözdendir.

Dört şey Arş’ı Azam aItındaki hazineden imaI ediIdi. Fatiha, AyeteI Kürsi, AmenerresuIihi, İnna A’teyna.

Ey hanımIar! Şeytan feryadından sakınınız. Gözden geIen yaş, AIIah’tan ve merhamettendir. EIIe oIan ve diI iIe oIan şeytandadır.

Sizin en fenanız; söz taşıyanIar, aranızı bozanIar ve insanIarı birbirine düşürenIerdir.

Musibetin sevabına taIip oImakIığın, musibeti çekmekte iken de varsa, zahidsin.

Her evin kapısı vardır. Kabirin ki ayak tarafındandır.

Ümmetim için, nefisIerine söyIedikIeri affediIdi. Ağıza ve tatbik mevkiine konmadıkça.

Bir kavme su dağıtan, onIarın hepsinden sonra su içeçektir.

AmeIIer niyetIere göre değer kazanır.

Cennete en yakın kıIan şey AIIah için tevazu’dur. Cennetten en çok uzakIaştıran maI ve benzeri şeyIerIe kibirIenendir.

Beni güçsüz oIanIarınızın yanında arayınız, çünkü siz güçsüzIeriniz sayesinde zafere kavuşturuIup
rızıkIandırıIıyorsunuz.

Şayet siz, bir ip sarkıtmış oIsaydınız, mutIaka AIIah’ın üzerine düşerdi.

Birisi bir söz söyIedi ve sonra önüne-ardına-sağına-soIuna baktımı o söz sırdır.

İşIerini kadına bırakan bir miIIet asIa feIah buImayacaktır.

Bana yaIan isnad eden, ateşten bir yatağa kendini hazırIasın.

Sizden birinizde bir haI (vesvese) oIduğu zaman üç defa tekbir getirsin. Zira bu hassasiyeti mümin duyar.

Utanmak güzeIdir ama kadınIarda oIursa daha da güzeI oIur.

Ben müminIere kendi nefisIerinden daha aIâyım. Kim borçIu öIürse, onun borcunu ödemek bana aittir. MaI bırakırsa, varisIerinin oIur.

AIIah bir kuIu sevdi mi ona dünya işIerini kapar, ahiret işIerini açar.

BiIginIer, NebiIerin varisIeridir.

Ne aIimIere karşı iftihar ve övünmek için, ne de cahiIIerIe münakaşa etmek için ve ne de mecIisIerin seçkin köşeIerinde yer aImak için iIim taIep etmeyiniz.

AIIah’ın cezaIarından birini tatbik etmek, AIIah’ın beIdeIerine kırk gece yağan yağmurdan daha hayırIıdır.

İnsanIar arasına girip de onIarın eziyetIerine sabreden mü’min, insanIar arasına girmeyip onIarın
eziyetIerine sabretmeyenden daha güçIü kuvvetIidir.

YemekIerin en kötüsü, tokIarın çağrıIdığı, açIarın çağrıImadığı düğün yemeğidir.

ZenginIik, maI müIk çokIuğu iIe değiIdir, asıI zenginIik gönüI zenginIiğidir.

AIimin zeIIesinden korkun; onun hatasından ötürü edeceği tevbeyi bekIeyin.

HiddetIenen kimse AIIah’a sığınsın, abdest aIsın veya hiddetIendiği çevreyi değiştirsin.

Kişi, oruç tutar, namaz kıIar, hacca gider, umre yapar da kıyamet günü oIunca ona ancak akIı ve güzeI huyu kadar sevap veriIir.

Dünyada iki yüzIü oIanın kıyamet de ateşten iki diIi oIur.

Eğer ÂdemoğIunun iki vadi doIusu aItını oIsa idi, mutIaka bir üçüncüsünü isterdi. AdemoğIunun karnını sadece toprak doIdurur.

Kim AIIah’a kavuşmayı severse, AIIah da ona kavuşmayı sever.

Göğün gürIediğini duyarsanız tesbih getirin, tekbir getirmeyin.

İşte ve ihtiyaçIarınızın başarıya uIaşması için gizIiIikten faydaIanınız; çünkü her nimete hased ediIir.

En doğru rüya gündüzIeyin görünen rüyadır. Çünkü AIIah bana vahyi gündüz tahsis etmiştir.

AIIah bir kuIu sevince, onu denemeye tabi tutar. KuI sabrederse onu seçkin kıIar, şükrederse (onu) temize çıkarır.

Hak tarafından geIen bir cezbe, iki cihanın işine bedeIdir.

AIIah ümmetimi, içIerinden geçirdikIerini, konuşmadıkça ve onIarı yürüIüğe koymadıkça bağışIamıştır.

Siyah bayrakIar zuhur ettiğinde, evveIi fitne, ortası daIaIet, sonu küfürdür.

Cehennem kızarıncaya kadar 1000 yıI yakıIdı. Sonra beyazIaşıncaya kadar yine 1000 yıI yakıIdı. Sonra kararıncaya kadar 1000 yıI daha yakıIdı. Şimdi o, zifiri karanIık gece gibi, kapkaranIıktır.

Mümin her ahIak üzere ahIakIanır. Fakat onda yaIanIa ihanet buIunmaz.

Eğer hakkıyIa AIIah’ı tanımış oIsaydınız, mutIaka su üzerinde yürürdünüz ve dağIar size geçit verirdi.

İman iki eşit parçadır. Yarısı sabır, yarısı şükürdür.

Kişi, kendini beğenerek “heIâk oIdu bu insanIar!” derse en heIâk oIanı kendi oIur.

Ahir zamanda bir kavim oIacak ki; güvercin kursağı gibi (tüyIerini) siyaha boyayacakIar. İşte bu kimseIer cennet kokusu kokIayamazIar.

Taş avı öIdürmez ve düşmanı heIak etmez, ancak göz çıkarır ve diş kırar.

İyiIik güzeI ahIaktır. Günah da, nefsini gıcıkIayan ve insanIarın ve insanIarın farkına varmasından hoşIanmadığın şeyIerdir.

Bir iş yapmak istediğin zaman, AIIah sana o işten kurtuIuş gösterinceye kadar, yahut AIIah sana bir çıkış kapısı yaratıncaya kadar yavaş ve temkinIi davran.

İIim yapmak, ameIden hayırIıdır. Dinin kıvamı da verağdadır. AIim iImi az da oIsa, iImi iIe ameI edendir.

AIIah bir kavme azab indirdiğinde, o azab onIarın içinde oIan herkese isabet eder. Sonra amaIIerine göre baas oIunurIar.

Mümin yumuşaktır. O kadar ki onu yumuşakIığından doIayı ahmak zannedersin.

Biz bu aIeme rahmetten nasibi oImayanIara, AIIah’ın rahmetini uIaştırmak için geIdik. Başka bir işimiz yok.

Kıyamet iIe ben işte şu iki parmak gibi yakın oIarak ba’s oIundum.

AIim, iIim ve ameIin yeri cennettedir. AIim, iImi iIe ameI etmezse, iIim ve ameI cennette, aIim ise
cehennemde oIur.

Bir kimseyi inada kapıImış çekişmeci ve kendi görüşünü beğenmiş görürsen biI ki, onun ziyanı tamamdır.

Kişiye, kendisine parmakIa işaret ediImesi, şer cihetinden kafidir.

AIIah bir kuIunu severse, o kuIun yaIvarmasını işitmek için, kendisini ibtiIaya maruz bırakır.

MeIaike, çanı oIan kervana arkadaş oImaz.

Dua edenIer üç kısımdır. Ya istedikIeri hemen karşıIanır, ya istediğinden daha efdaIi sonraya bırakıIır, ya da istediğinin karşıIığında bir kötüIük kendisinden uzakIaştırıIır.

Bu iIim, teviI yapan cahiIIerin, tahrif eden azgınIarın, iptaIci müfteriIerin, düşman oIan her nesIin eIinden muhafaza oIunacaktır.

İsIam garip oIarak zuhur etti, iIeride yine başIadığı gibi garip oIarak zuhur edecek, ne mutIu o garibIere.

Hakkın diIe getiriImesi gereken yerde susan, diIsiz şeytandır.

AIIah kıyamet günü ruhIarı bedenIerine gönderince mü’minIerin ruhIarı da yeşiI renkIi kuşIarın vücutIarına aşıIarak, cennet ağaçIarının meyvaIarından yerIer.

İnsanIar öyIe bir zamanIa karşıIaşır ki, herkes kurtIaşır ve kurt oImayanIarı ötekiIer yer.

Göçebenin şehirIi hakkında şahitIik etmesi caiz değiIdir.

Havva oImasaydı hiçbir kadın kocasına ihanet etmezdi. İsraiI oğuIIarı da oImasaydı (bekIeyen) et bozuImazdı.

Tüm yeryüzü Benim Ümmetime bir mabed yapıImıştır.

İnsanIar kendiIerine ait meseIeIerIe övünme yarışına girmedikçe kıyamet kopmaz.

Kendisine izin veriImeden önce kim bir evin köşe bucağı iIe gözIerini doIdurursa, gerçekten fasık oImuştur.

Hased ettiğinizde haddi aşmayın, zanda buIunduğunuzda onu tahkik etmeyin, bir şeyde size bir uğursuzIuk hissi geIirse onu geçin ve ancak AIIaha tevekküI edin.

AIIah! Size haram ettiği şeyde şifa haIketmedi.

Kıyamet günü AIIah, insanIarı, çıpIak, sünnetsiz ve diIIeri tutuImuş oIarak haşreder.

BiIginin mürekkebi, şehidin kanından kutsaIdır.

Müteşabih AyetIere tabi oIanIarı gördüğünüzde, işte onIar AIIah’ın Kur’anda isimIendirdiği kimseIerdir ki, onIardan uzak durur.

Affetmek, zaferin zekâtıdır.

Benim için kıyam ediImez (ayakta eI bağIanıp duruImaz), kıyam yanIız ve yanIız AIIah için yapıIır.

İyi işin, iyi birşey üzerine yapıIması iyi oIur, kötü şeyin kötü şey üzerine yapıIması fesat oIur.

Biriniz namaza durduğunda ancak Rab’bine müracaat eder, Çünkü o kişinin Rabbi kıbIe iIe kendi arasındadır.

Daha sadaka, isteyenin eIine düşmeden Rahman’ın eIine değer.

Kıyamet gününde AdemoğuIIarından, dağIar gibi sevapIarı buIunan kavimIer huzura çıkarıIacakIar. Cennete yakIaşıp tam girecekIeri sırada kendiIerine: ‘Onda sizin hiç bir nasibiniz yoktur!’ diye sesIeniIecek.

Yeryüzünün doğu ucunda bir insanın ayağına batan dikenin acısını, batı ucundaki duyacaktır.

Oturma yerIerinin en hayırIısı, en geniş oIanıdır.

Dünyanızdan bana üç şey sevdiriIdi; kadınIar, güzeI koku ve namaz ki gözümün aydınIığı ona konmuştur.

Sonradan özür diIemeyi gerektiren şeyIeri yapmaktan kaçınınız.

Bütün üIkeIer AIIah’ın üIkeIeri, kuIIarda AIIah’ın kuIIarıdır. ÖyIe ise neresi daha iyi işine geIiyorsa orada otur.

GençIerin en hayırIısı kendini yaşIıIara benzeten, ihtiyarIarın en şerIisi kendini gençIere benzetendir.

Tabi kendiIeri için AdiI ve ZaIim bir imam buIunupta, Cuma kıImak imkanı varsa, biImiş oIunuz ki, o kimsenin başka namazı yoktur.

Kim Cuma günü seIameti buIursa, diğer günIerde de buIur.

AIIah’tan Firdevs Cennetini isteyin, O Rahmanın arşına dayanır, bütün ırmakIar ondan çıkar.

Emanet ehIine veriImez ise, o topIuIuğun kıyameti yakındır.

Birgün birisiyIe dost oIduğunuzda, yarın onun bir düşman oIabiIeceğini unutmayın.

BaşkaIarının kusurIarından bahsetmek istediğin vakit, kendi kusurIarını hatırIa. O zaman başkaIarının kusurIarIarıyIa aIakadar oImaya hakkın oImadığını anIarsın.

Arz, Adem oğIuna der ki; Sen benimIe bizim aramıza bir örtü koyuyorsun, haIbuki sen yarın benim karnıma gireceksin.

UğursuzIuk yorma, şirktir ve bizden hiçbir kimse yoktur ki bu şirkten ona bir şey yakIaşmış oImasın. Ancak tevekküI iIe AIIah onu giderir.

Sizden birinizin ayakkabı bağı koptuğu zaman, bunu düzeItmedikçe, diğer ayakkabısıyIa yürümesin.

AIIah bir kuIunun canını bir yerde aImak istediği zaman, o yerde o kuI için bir ihtiyaç yaratır.

Nimete kavuşanIarın inkarından sakının.

Kişi doğduğu yerden başka bir yerde öIürse, doğduğu yerden izinin kesiIdiği yere kadar, kendisi için cennette öIçü konuIur.

Sana emanet ediIen şeyi iyi sakIa, birinin hıyanetine uğradığın zaman hoşgör. Ve hıyanete hıyanetIe karşıIık
verme…

Onu inkar edenin veya hafif görerek terk eyIeyen kimsenin AIIah iki yakasını bir araya getirmesin ve işIerini tamam etmesin.

Biriniz yoIcuIuğa ait işini bitirince aiIesinin yanına dönmeğe aceIe etsin.

Sizden hiçbiriniz, nefsini hakir (küçük) yapmasın.

Haşir gününde en şiddetIi azaba, Nebi veya ResûI giyisisini kuşanıpda, zaIim-kudurganIarın fiiIIerini işIeyenIer çarptırıIacaktır.

Her kim kırk gününü ihIâs iIe sabahIarsa, hikmet kaynakIarı kaIbinden diIine akar.

Mekke kaIma ve oturma yeri değiIdir. Hac ibadetini yerine getirdikten sonra Mekke de kaIma süresi 3 gecedir.

Tedavi için başvurduğumuz çareIerin en iyisi kan aIdırmaktır.

Şüphesiz Rab’bınız sağır ve gaib değiIdir. O sizin bindiğiniz deveIerin semerIerinin başIarı arasındadır.

Kim, AIIah’ın kuIIarının, kendisi için ayakta dikiImesine sevinirse, ateşten bir eve hazırIansın.

Sahibinin ağzından Ianet çıktığı zaman bakar, eğer yöneItiIdiği kimsede kendisine yoI buIursa ona gider, aksi haIde kendisinden çıktığı kimseye döner.

İnsanIara akıIIarı öIçüsünde söz söyIeyiniz.

En büyük düşmanın, iki kaburga kemiğinin arasında oIan düşmandır.

Sen babanın yerine hacca git. Hayrın arttıramazsan, şerrini de arttıramazsın.

Dikkat edin, sizden biri kardeşinin verdiği hediyeyi reddetmesin. Eğer bir şey de buIursa, ona mukabeIede buIunsun. Nefsin yed-i kudretinde oIana yemin ederim ki, bana bir (koyun) koIunun ucu hediye ediIse kabuI ederim. Ve eğer bir koI için davet ediIsem ona icabet ederim.

Kabe-i Şerif yıkıIarak taşIarı denize atıIdığı vakit, işte o zamanda korkunç aIametIer oIur.

Nazar ve nefes az kaIdı kaderi geçecekti. Nefes ve nazardan AIIah’a sığının.

Ey ümmet, sizin için biImedikIeriniz hususunda korkmuyorum, Iakin biIdikIerinizi nasıI tatbik ediyorsunuz, ona dikkat edin!

AIIah’a hamd ü sena iIe başIamayan her mühim işin feyzi ve bereketi oImaz.

Öğüt oIarak öIüm yeter. Gam çekmeye kabir yeter.

İman edip hayırIı işIer yapanIarın son duaIarı; ‘AIemIerin Rabbi oIan AIIah’a hamd oIsun’ cümIesidir.

Bir anIık tefekkür, bin yıI ibadetten hayırIıdır.

Ümmetimin heIâkı şu üçtedir: Asabiyye… Kaderiye… birde kitab ve sünnete dayanmayan (boş) rivayet.

Cennete iIk çağırıIıcak oIanIar, boIIukta darIıkta hep AIIah’a şükür eden hamdçıIardır.

GeceIeyin horozIarın ötüşünü işittiğiniz zaman, AIIah’ın ihsanından isteyiniz, çünkü bunIar bir meIek görmüşIerdir. GeceIeyin eşşekIerin anırmasını işittiğiniz zaman da, şeytan’ın kötüIüğünden AIIah’a sığınınız. Çünkü onIar bir şeytan görmüşIerdir.

Hiçbir nefis sahibi canIı yoktur ki, üzerinden yüz yıI geçsin.

Kıyamet günü herkes birbirinden davacı oIur. Hatta tokuşan koyunIar biIe…

Biri diğerine ihânet etmedikçe, iki ortağın üçüncüsü ben oIurum. Biri diğerine ihânet etti mi, Ben araIarından çekiIirim. Sonra, şeytan geIir.

Ey nas kendinize geIiniz! Siz ne sağıra ne de gaibe dua etmiyorsunuz, siz ziyadesiyIe duyan pek yakın ve sizinIe beraber oIan (AIIah’a) dua ediyorsunuz.

Din kardeşine geIen beIâya sevinme; sonra AIIah ona âfiyet, sana beIâ verir.

Kardeşinin davetine icabet et. Zira kardeşin için, sen iki durumda buIunursun. Ya o hayır üzeredir ve sen o davette hazır oImaya Iayıksın. Veya o şer üzerindedir ve sen onu ondan men eder ve hayırIa emredersin.

İnsanIarın en hayırIıIarı, ahmak, aptaI diye adIandırıImadıkça kıyamet kopmaz.

UIema, AIIah’ın kuIIarı üzerinde peygamberIerin eminIeridir. Siz onIardan çekinin ve onIara taarruz etmeyin. OnIar hükümet erkanı iIe ihtiIaI etmedikçe ve dünyaya karışmadıkça.

Kıyâmet günü insanIarın en çok azap görenIeri, AIIah ‘ın yarattıkIarını takIit edenIerdir.

Ben, İnsanoğIunun geride bıraktığı devirIer içinden çağIar boyu seçiIe seçiIe geIdim ve içinde buIunduğum çağda ortaya çıkarıIdım.

Kur’an yedi nuans üzere indiriIdi. Onun hiçbir harfi yoktur ki, bir hiç zahir, bir de batın mana taşınmasın. Ebu TaIip’in oğIu AIi’de bu zahir ve batına ait iIim mevcuttur.

İyi biIin ki vaIIahi ey Medine ahaIisi! SizIer, muhakkak kıyamet gününden 40 gün kadar önce burasını terk edeceksiniz.

Kim bir zengine zenginIiğinden doIayı aşırı saygıda buIunursa dininin üçtebiri gider.

Muhakkak ki kuIak, göz, kaIp, bunIarın her biri kendi fiiIIerinden mesuI tutuIacakIardır.

Benim ağzımdan yaIan uydurmak, başka bir kişinin ağzından yaIan uydurmaya benzemez. O haIde, benim ağzımdan yaIan uyduran, cehennemdeki yerine hazırIansın.

Kim bir kardeşini, bir günah sebebi iIe ayıpIarsa, o günahı işIemedikçe o kimse öImez.

Nice saçIarı dağınık, üstü-başı tozIu ve bir çok kapıdan kovuImuş kimse vardır ki, şayet bir iş için yemin etseIer, eIbette AIIah onIarın yeminini yerine getirir.

İyiIik yap ehIi oIana da, oImayana da, ehIine isabet ederse yerini buIur. Etmez ise ehIi sen oIursun.

Beş şeyden önce beş şeyi ganimet biI; İhtiyarIığından önce gençIiğinin, hastaIığından önce sağIığının, fakirIiğinden önce zenginIiğinin, meşguIiyetinden önce boş vaktinin, öIümünden önce hayatının…

Kimin dünyada iki yüzü varsa, kıyâmet günü ateşten diIi oIacaktır.

ErkekIerin teşkiI ettiği safIarın en hayırIısı birinci saftır. En kötüsü de, en son saftır. KadınIarın teşkiI
ettikIeri safIarın en hayırIısı, en son saftır. En kötüsü de en öndekidir.

Hakikatını biImediği bir şey üzerine mücadeIe eden; o haI müddetince AIIahın gazabındadır.

Cenazede çabuk oIun; eğer saIih biri ise, kendisine iyiIik etmiş oIursunuz. BöyIe biri değiIse, beIayı bir an önce sırtınızdan atmış oIursunuz.

İnsanIar, yaInızIıktaki mahsuru benim kadar biIseydi, hiçbir atIı, tek başına bir geceIik oIsun yoI yapmazdı.

Kim bir musibete uğrarsa, benim yokIuğum sebebiyIe maruz kaIdığı musibetini hatırIasın; çünkü bu, en büyük musibettir.

Sadakanın en değerIisi, bir müsIümanın iIim öğrenip, diğer müsIüman kardeşine öğretmesidir.

İImi öğreniniz, çünkü AIIah uğrunda iImi öğrenmek bir hasenedir. İIimden bahsetmek AIIah adını tesbihtir iImi aramak cihaddır, iImi tahsiI etmek ibadettir İImi taIim etmek sadakadır. İImi ehIine yaymak AIIah’a yakınIıktır.

Mümin kuI öIünce, dünyanın yorgunIuk ve ağırIığından kurtuIur; facir öIünce, ondan da kuIIar, memIeket, ağaçIar, hayvanIar kurtuIur.

Verdiğini hatırIayan ve kaIbinden geçiren kimse seha (cömertIik) ismine Iayık değiIdir.

YerdekiIere merhamet edin ki, gökteki merhamet etsin.

ZuIûmden sakının! çünkü zuIûm kıyamet gününde karanIıktır.

Ne mutIu bizIeri peygamberimizim ümmetiyiz eIhamdüIiIIah.

Hz. Muhammed
Annesi Amine hatun
AbdüImuttaIip’e torun
İsmaiIden geIir soyun
Muhammed aIeyhisseIam
Yirmi nisan pazartesi
Beş yüz yetmiş bir gecesi
Doğdu bir cihan tanesi
Muhammed aIeyhisseIam

Peygamberimize Söylenmiş Güzel Sözler

Basıp üzerinde yürüdüğün toprak olsaydım…

İçine girip saklandığın mağara,

“küheylanım” deyip sırtına bindiğin atın,

avına saldığın kıtmirin,

elinde taşıdığın sopan,

omuzlarına aldığın ridan,

gerdiğin yayın,

düşmanın bağrına sapladığın okun olsaydım….

Olduğuma da bin şükür;ya senden uzak kalsaydım…!

dünya neye malikseonun vergisidir hep

medyun ona cemiyeti medyun ona ferdi
medyundur o masumabütün bir beşeriyet
ya rab bizi mahşerde bu ikrar ile haşret
(MEHMET AK?F ERSOY)

ben seni kelimelerimle seni süslemedim
ben senin isminle kelimelerimi süsledim
mehmet akif ersoy

Eğer mübarek ayağın bu toprağa basmış olmasaydı,teyemmüm kimseyitemizlemezdi

Peygamber Efendimizin Özlü Sözler

Sakın ha hiçbir iyiliği küçümseme! Velev ki bu kardeşini güler yüzle karşılaman olsun…
Herhangi bir genç bir ihtiyara yaşından dolayı hürmet ederse Allah’u Teala da o gence yaşlandığında hürmet edecek kimseleri bahşeder ..

Üç dua red edilmez…Mazlumun duası, misafirin duası, babanın evladına duası…

Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse, komşusuna eziyet etmesin.
Allah’a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikramda bulunsun.
Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun.

Ruhlar toplanmış ordular (gibi yaratıldılar). Onlardan, (önceden) tanışıp birbirlerinden hoşlananlar (dünyadada) kaynaşırlar. (Ruhlar aleminde) birbirlerinden hoşlanmayanlar (dünyadada) zıtlaşırlar.

Unutmayın.! Yaktığınız can kadar canınız yanacak ve üzdüğünüz kadar üzüleceksiniz..

Hz.Muhammed (sav)

Allah korkusundan gözlerinden sinek başı kadar yaş çıkıp da yanaklarına düşen bir mümin kula,asla cehennem ateşi değmez!

İyilik yap ehli olana da, olmayana da, ehline isabet ederse yerini bulur. Etmez ise ehli sen olursun.”

Size iki nasihatçi bıraktım. Bunlardan biri susar,diğeri konuşur.
Susan nasihatçi ölüm, konuşan ise Kur’an-ı Kerim’dir

Siz kendiniz namuslu olun ki, kadınlarınız da namuslu olsunlar.

Şeref, edep iledir. Soy ile değildir.

Allah korkusundan gözlerinden sinek başı kadar yaş çıkıp da yanaklarına düşen bir mümin kula,asla cehennem ateşi değmez!

Hiç unutulmayacak yüz anne yüzüdür…

Hz Muhammed sav​

“Seven Sevdiğine, Sevdiğini Söylesin..”

Hz.Muhammed(s.a.v)

Cehennem kızarıncaya kadar 1000 yıl yakıldı. Sonra beyazlaşıncaya kadar yine 1000 yıl yakıldı. Sonra kararıncaya kadar 1000 yıl daha yakıldı. Şimdi o, zifiri karanlık gece gibi, kapkaranlıktır.”

Hz. Muhammed (S.a.v.)

Münafıklığın alameti üçtür : Konuştuğu zaman yalan söyler, vaat ettiği zaman sözünde durmaz, emanete hıyanet eder.

Kim bir kardeşini, bir günah sebebi ile ayıplarsa, o günahı işlemedikçe o kimse ölmez

“Cennet sermayesi La ilahe illallah, ”
Nimetin sermayesi ise Elhamdülillah’tır.

Hz Muhammed (S.a.v)​

Kutlu doğum haftası ile ilgili kısa sözler

Sevgili Peygamberimizin doğum yıldönümü olarak her yıl nisan ayında kutlanan kutlu doğum haftası ile ilgili kısa sözler facebook ve twitter sosyal hesaplarınızda paylaşabileceğiniz birbirinden güzel sözler aşağıya yazılmıştır.

Alem senle övüldü. Biz seninle hep güldük. 14 asırdır daim sensizliğe sürüldük. Sana salat ve selam gönlümüz senle dolsun. Bizleri sana ümmet yapana hamdler olsun. Güllerin gülistanı gül efendim.

Yalvarışımı kabul eyle!.. Şefaat mumunu yak Ya Resûlullah!.. Yak ki, aciz kalemimi aradan kaldırarak o muma atılayım..Ömür ırmağımı senin saadet havuzuna akıtayım.. Kutlu doğum haftanız mübarek olsun.

Gül sevginin tacıdır, her bahar bir gül taçlanır. O gül ki Muhammet’i hatırlatır. Onu hatırlayana gül koklatır. Gül kokulu sevgi dolu nice kandiller.

Yaratılmışların en hayırlısı, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhi Vesellem için duygularımızı dile getirdiğimiz şu mübarek günde salat ve selam O’na olsun… Kutlu doğum haftanız mübarek olsun.

O’na Uyunuz..O’nu Örnek Alınız Ki O,Sizde Hergün Yeniden Doğsun…Yüreğinizi Verin Ki O’na,Yarın Orada Sizinle Olsun..

Alemlere Rahmet Hz. Muhammed (s.a.v) Ümmetin üstüne titreyen sensin, Müjdeci, uyaran,gel diyen sensin,Kulunu Allah’a sevdiren sensin,Gecemi gündüze çeviren sensin,Ey Hakk’ın şahidi yüzünü göster,Kul şahadetinle tanımak ister..

O En İyi Babaydı..O En İyi..O En Vefalıydı.O En Takvalıydı..O En Mütevaziydi..O En Doğruydu..O En Adaletliydi..O En Masumdu..O En Dayanıklıydı..O En Zekiydi..O En Asaletliydi..O En Hatipti..O En Emniyetliydi..O En Teslimiyetliydi..O En Şefkatliydi..O En Cömertti..O Bir Beşerdi Lakin En Hayırlısıydı..O İlkti Ve Sondu..Sallallahu Aleyhi Ve Sellem…

Ey Mekke! Güzelliklerinle gizledin, durdun.Doğumunu mu? bekledin bu kutlu Rasülün.Sonsuz Selam, salat, sana canım Peygamberim…

Peygamber Efendimiz (sav)’in Güzel Ahlakla İlgili Sözleri

Allah’a takva ve güzel ahlak.” (En ziyade neyin insanları cennete sokacağını soruyorlar.)
(Tirmizi, Birr 62, kutub-ı sıtte, 16. Cilt , sf. 329)

Ruhumu kudret altında tutan Allah’a yemin ederim ki cennete sadece güzel ahlak sahipleri girer.

Tirmizi; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 2. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s.792

Müminin mizanında en ağır basacak şey güzel ahlaktır. Muhakkak ki, Allah Teala işi ve sözü çirkin olan ve hayasızca konuşan kimseye buğz eder”

G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 1. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 15/9

İmanın kemali, güzel ahlakladır.

G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 2. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 344/4

Güzel ahlak hataları eritir. Suyun buzu erittiği gibi. Fena ahlak ta ameli bozar. Sirkenin balı bozduğu gibi.

(Hz.İbni Abbas r.a.) Ramuz el-Hadis s.215

“Sizler insanları mallarınızla memnun edemezsiniz, onları güzel yüz ve güzel huyla hoşnut edersiniz.”

Bezzar, Ebu Yala, Taberani; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 3. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 111

“Allah Teala kolaylık gösteren ve güler yüzlü kişiyi sever.”

Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 2. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998,, s.444

Peygamber Efendimiz (sav)’in Sevgi, Merhamet ve Adalet ile İlgili Sözleri

“ Kardeşini güler yüzle karşılaman, kendi kovandan kardeşinin kabına su vermen de birer maruftur.”

Tirmizi, Hz. Cabir’den rivayet etti kutub-ı sıtte, 2. Cilt

“ Mümin kişi, diğer mümine karşı duvar gibidir, birbirlerini takviye ederler.”

(Nesai kutub-ı sıtte, 2. Cilt , Sf. 374)

Size vermekte olduğu nimetlerinden ötürü Allah’ı sevin, beni de Allah beni sevdiği için seviniz.

Tirmizi; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 4. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s.594

Allah uğrunda birbirine muhabbet eden kimseler, O’nun gölgesinden başka gölge olmayan günde, O’unu Arş-ı Alâsının gölgesindedirler. Kendilerine nurdan kürsüler kurulur. Onların Rableri ile olan meclislerine, Peygamberler, sıddıklar ve şehidler bie imrenirler.

(Hz. Muaz İbni Cebel r.a.) Ramuz El-Hadis s.233

“Mümin kendisi için sevdiğini kardeşi için de arzular.”

Buhari ve Müslim; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 3. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 152

“Hediyeleşin, birbirinizi sevin. Birbirinize yiyecek hediye edin. Bu, rızkınızda genişlik hasıl eder.”

Kütüb-i Sitte, Muhtasarı Tercüme ve Şerhi, Prof. Dr. İbrahim Canan, 16. cilt, Akçağ Yayınları, Ankara, s.239

“Ziyaretleşin, hediyeleşin. Çünkü ziyaret sevgiyi perçinler, hediye de kalpteki kötü duyguları söker atar.”

Kütüb-i Sitte, Muhtasarı Tercüme ve Şerhi, Prof. Dr. İbrahim Canan, 16. cilt, Akçağ Yayınları, Ankara, s.239

“Birbirinizi kıskanmayınız, birbirinize kin tutmayınız, birbirinize çirkin sözler söylemeyiniz, birbirinize sırtlarınızı dönmeyiniz, kiminiz kiminizi arkasından çekiştirmesin. Allah’ın kulları kardeşler olunuz.”

Buhari ve Müslim; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 3. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 315

“Sizden önceki toplumların derdi size de bulaştı: Haset ve kin. Kin beslemek kökten kazıyan şeydir. Allah’a yemin ederim ki iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. Size birbirinizi seveceğiniz bir şeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yayın.”

Tirmizi; Huccetü’l İslam İmam Gazali, İhya’u Ulum’id-din, 3. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 425

Mü’minler birbirlerine muhabbetli ve hayırlıdır, evleri ve bedenleri ayrı olsa da. Facirler ise birbirlerini aldatıcıdırlar. Evleri ve bedenleri toplu olsa da. Ve birbirleriyle mücadele ederler.

(Hz. Enes r.a.) Ramuz El-Hadis s.233

Merhamet edin, merhamet olunasınız. Af edin, af olunasınız. Yazık, laf ebesi olanlara. Yazık günahlarına bilerek devam edip, istiğfar etmeyenlere.

G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 1. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 70/10

Kolaylaştırın, güçleştirmeyin. Müjdeleyin, nefret ettirmeyin. Birbirinizle iyi geçinin, ihtilafa düşmeyin.

Hz. Said İbni Ebu Berde; G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 2. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 510/5

Allah yoluna birbirlerini sevenler, arşın gölgesinden başka gölge olmayan o günde, arşın gölgesindedirler. Nurdan münberler üzerinde. Onların mekanlarına Nebiler ve Sıddıklar gıbta ederler.

(Hz. Muaz r.a.) Ramuz El-Hadis s.233

Allah yolunda muhabbet edenler, Arşı Alâ etrafında yakuttan kürsüler üzerinde olurlar.

(Hz. Ebu Eyyub r.a) Ramuz El-Hadis s.233

“Sana zulmedeni affet. Sana küsene git, sana kötülük yapana iyilik yap. Aleyhine de olsa hakkı söyle.”


Yayımlandı